Saklı bahçeme hoş geldiniz........

Umarım bloğum size yararlı olur.

25 Temmuz 2012 Çarşamba

BEREKETLİ AYIN BEREKETLİ SOFRALARINDAN. (DİKKAT YEMEK VAR)

Evet sevgili blogcanlar malum bereketini yoğunca hissettiren ayların incisindeyiz, her bir kul bu ayı değerlendirme gayretinde, dualar, kuranı kerimler, ibadetler gönderiliyor Yüceler Yücesine, Rabbim kabul eylesin inşallah..
Ben de acizane bir iki misafir aldım bu güne kadar tamamı olmasa da çektiğim bir kaç karelerden kesitler.. Aman oruç olan fazla bakmasın..gerçi çok yemek de göstemedim ama buyrun bakalım bu sofra eşimin ailesine hazırlandı. Malum telaşdan yemeklerin hepsini çekemedim, sadece ana yemeğimi fotoladım bir ara...


Menün
Fırında sebzeli kaşarlı et sote.
Süzme mercimek çorbası
Pirinç pilavı
Güllaç ve kalbura bastı
Karpuz, cacık, kavun ve ramazan klasikleri..
(Yemeğimin tarifi bilindiğinden yazmadım, isteyen olursa tarifini yazabilirim):.

Bu ise başka bir akşam eşime hazırladığım fırında sebzeli mantarlı tavuk sote... Malzemeler sotelenirken...




Burda fırına hazırlanıyorlar küçük güveç kaplarda... 
Bunun fırından çıkmış hali de vardı nefisce ama malesef resim hata verdi açılmadı..
Aslında hazırda bir postum daha var en kısa sürede düzenleyip beğenilerinize sunmak istiyorumm. Allah ibadetlerimizi kabul eylesin selametle kalın BLOGCANLAR..

19 Temmuz 2012 Perşembe

HOŞ GELDİN SÜMEYYE






Ailemize 1 ay önce katıldı Sümeyye kız kardeşimin kızçesi doğumunda an be  an yanında idim kardeçemin..  Zatı alim depresif halden anca toparlanabildiğimden geç kalmış postcuklarımdan başlıyim dedim.. 
Babacığım ve Sümeyye miz bir ayda 1,5 kilo aldılar MAŞALLAH bu olay ailede bayram havası estirdi, kutlanmazmı  bu durum tabii?? Yarın nasipse kutlama postu gelecek.. Allah a emanet olun cancazlarım...........(Bir gün babamın aldığı 1,5 kilo için bu kadar mutlu olacağımızı sanırım hiç düşünmemiştik)........

5 Temmuz 2012 Perşembe

ÖYLE BİR GEÇER ZAMAN Kİ...


Öyle akıp geçmiş ki zaman farkında bile olmadan, avucumuza tutturulmuş hayat parçasına bakakalmışım sadece, bloğumun birinci yılını neşe içinde kutlamak çekilişler yapmak ne kadar isterdim ama nafile bırak yıldönümü kutlamayı bloğuma yazmaya elim bile varmıyor, köşeye attığım orada duran bir blog haline geldi, ne umutla başladığım bloğum, üstelik buraya hep güzel şeyler yazacak, ürettiklerimi paylaşacak, dertlerimi stresimi atacaktım ama yapamadım, güzel şeyler yazacağım diye üzgün olduğumda bloğumdan uzak kaldım bu defa koca bir ayrılık oldu, bu ayrılık büyüdükçe büyüdü kocaman bir uçurum oldu... Bloğum bile küstü mutsuz üzgün blogesine.... Ama ne yapayım ki doruklarındayım hala üzgünlüğün, haftaya tatile çıkacağız ama biumutsuz, mutsuzum, gözümün önünde eriyip biten babacığımı düşündüğüm an gidiyor bütün umutlarım, başlıyor kaoslar, girdaplar.... İnsan babasından kaçar mı ben kaçıyorum, yine depremler kopacak diye içimde onu çok özlüyor ama oldukça az görmeye çalışıyorum farkında olmadan.. 80 kilo halini düşününce 40 larda kilosunu görmek içimi kanatıyor sanırım... O küstükçe hayata galiba biz de küsüyoruz biraz biraz, Bu muydum ben diyorum hayata pozitif bakan, azimli, mutlu, neşeli, hayatı seven.... Ama değilmişim, bir kanser nasıl da aldı götürdü bütün ailemdeki umudu, neşeyi, kahkahaları, mutluluğu, sadece sessiz konuşup ayak uçlarıyla yürüyen, gülmeyi kendisine yasaklamış, gülüşü buruk bir tebesssümden ibaret insanlar  haline geldik son 6 ayda......Ne desem boş ne düşünsem boş...Merak ediyorum insan bu durumda nasıl mutlu olabilir????...................